soma'da özelleştirme ve taşeronlaştırmaya karşı yapılan mitingden görüntüler...
mitingde en dikkat çekici şeylerden biri; soma'da yaşamını yitiren madencilerin yakınları ve iş arkadaşlarının dinmeyen öfkesi ve hesap sorulması yönündeki taleplerini dile getirdikleri slogan ve dövizleriydi.
öl-dürül-en madencilerin adlarının yazılı olduğu baretlerle yürüyen ailelerin ve arkadaşlarının akp iktidarına, maden ocağı işletmecilerine ve sendikaya olan tepkileri-öfkeleri yürüyüş sırasında ve miting alanında da kendini gösteriyordu. yürüyüş başladıktan sonra kent merkezindeki madenci anıtı'nın önüne gelindiğinde maden işçileri ve ölen madenci yakınları yoğun olarak "TÜRK İŞ İSTİFA" ve "SENDİKA DIŞARI" sloganları attılar. buradaki tartışma ve gerginlik sendikayla hesaplaşmanın ileriye bırakılması, mitingde taleplerin dile getirilmesi, yitirilen madencilerin anılması ve geride kalanların seslerinin duyurulması kararıyla yine madenciler tarafından giderildi...
manisa dışındaki türk iş'e bağlı sendikaların da dayanışma amacıyla destek verdiği mitingde en dikkat çekici durum;
1) türk iş yönetiminin, mitinge katılan sendikaların genel merkez yöneticilerinin (temsilen 1 veya 2 kişi dışında), belediye başkanlarının, chp milletvekili özgür özel ve mhp manisa milletvekili erkan akçay dışındaki bölge milletvekillerinin katılmamalarıydı...
2) katılan sendikacılardan konuşmacı olarak yalnızca türkiye maden iş 1 nolu şube başkanının kürsüye çıkması, türkiye maden iş genel merkez yöneticilerinin konuşma yapmaması oldu. belki de bu durumu en iyi özetleyen ve açıklayan konuşmayı (o da işçilerin ve ölen madenci yakınlarının tertip komitesini zorlamalarıyla kürsüye çağrılan) özgür özel yaptı. özel kısaca; (mealen) "... bu mitingi sendikanın da bir özeleştirisi olarak görmek istiyorum... 3 s'dir yaşanan acıların sorumlusu. siyaset, sermaye ve sendika işbirliği... bunların kendi işlerini yapmalarını sağlamadan, görev ve sorumluluklarını yerine getirmelerini sağlamadan ölümleri durduramayız .." dedi.
3) soma esnafının bir bölümü kepenk kapatarak eyleme destek vermesine rağmen (halkın da) mitinge katılmamasının arkasında sendika yönetimlerinin yanlışlarının yattığı, yoğun bir güvensizlik duydukları görülüyordu. öyle ki; bu mitingi maden iş sendikası'nın kendisini kurtarma, ajitasyon yoluyla kendini tahkim etme amacı güttüğünü belirtenler de vardı... tam da bu noktada; "soma uyuma madencine sahip çık" sloganı atan kitlenin (istifasını istemiş olsa da) türk iş yönetiminin alanda olmayışını, belediye başkanlarının, milletvekillerinin destek vermeyişini daha güçlü biçimde dile getirmeyişleri, bu çelişkiyi açığa çıkaramayışları önemliydi.
4) mitinge katılım beklenen sayının altında görünse de, katılan kitle İŞ CİNAYETLERİNE, ÖZELLEŞTİRMELERE, TAŞERONLAŞTIRMAYA KARŞI savaşım için kararlı olduğunu, tek sorunun sınıf temelinde politikalarla, dayanışma ilişkileriyle emekçilere gidilmemesi olduğunu gösteriyordu.
5) türk iş yönetiminin fiziki ve fiili olarak destek vermediği mitingde, kürsüden hedef olarak yalnızca siyaseti ve sermayeyi hedef olarak gösteren sunucu "neredeler?" diye sorarken; türk iş yöneticilerini, destek veren sendikaların genel merkez yöneticilerini sormaması da çelişki olmanın ötesinde şeylere işaret gibiydi...
salim çalık
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder